Bu gün yerel basında bir haber okudum haber doğruydu doğruları yazmıştı.
Haberin konusu ilçemizi büyük marketler kaplamış halada yeni şubeler acıyorlarmış. buyuk marketler açıldıkça ilcemizdeki küçük esnafın durumu iyice kötüleşiyor ve kepenk kapatma noktasına geliyor.
Haber bunu dile getiriyor ve büyük marketlere bir dur denilmesi gerektiğini yazıyordu.
Ben neden yazımın başlığına cuvaldız yazdım.
İğneyi başkasına çuvaldızı kendine batır diye bir atasözü vardır.
Evet, büyük marketlere bir dur denilmesi gerekiyor ama bunu kendimiz halk olarak yapmıyorduk.
Üç kuruş ucuz diye her gün selam alıp selam verdiğimiz kendi esnafımızı es geçiyor.
Büyük markete gidiyoruz. paramiz kalmayınca mahalle bakkalımıza selam veriyor deftere yaz diyoruz. Paramız olunca büyük markete gidiyoruz.
Üç kuruşa Mahallemizin ilcemizin esnafını terk ediyoruz.
Bu marketlerin ne sahibi bizi, ne mahallemizi ne de ilcemizi tanırlar.
Bizi tanıyan düğünümüzde cenazemizde yine Mahallemizin ilcemizin esnafı yanımızda olur.
Ama biz üç kurusun hesabını yapar yinede büyük marketlere koşarız
Ve biz hiç bir şeyin ücretini vermedik Allah'a
Alıntı
Marka marka ayakkabılar elbiselere verdiğimiz paralar
Vücut bedava
Saç sakal tıraş saç boyası taraması na verdiğimiz paralar
Saç bedava
Çeşit çeşit yediğimiz yemeklere verdiğimiz paralar
Diş, mide bedava
Hasta olup yatağa düşünce türlü türlü ilaçlara, doktorlara verdiğimiz paralar
Sağlık sıhhat bedava
Bedava geldik gidiyoruz.
Daha ne istiyoruz